Gündelik hayatımız o kadar hızlı akıyor ki, bir an durup düşünmeyi bile düşünmüyoruz artık. Oysa ki Allah Teala bizden okumamızı ve akletmemizi istedi, emretti. Bu emir üzerine bir nebze de olsa akletmeyi denemek ve çok derin olan konuları kendi sığ penceremden değerlendirmek istiyorum.
Yakın bir geçmişte gördüğüm bir kadına, beğenmediğim giyim tarzı nedeniyle dua ettim. Yargılamadım, suçlamadım, ayıplamadım.
“Allah’ım kulunu ıslah eyle” dedim. Allah tarafından bu dua üzerinde düşünme ihtiyacı hissettirildi.
– Yaptığım dua doğru muydu?
– Yanlış ise nerede yanlışım vardı?
– Neresi inancımıza uymuyordu? .
Pek fazla bir zaman geçmeden bir Hadis’i Şerif ile karşılaştım. İçerik bu konuyla da ilgiliydi.
Mümin, ne insanları karalayan, ne lanet eden, ne kaba ve kötü sözlü ne de hayâsızdır. (Tırmizi Birr 48)
Hadis öyle güzel bir üslup ile bize şunu anlatıyor ki; Mümin’de olmaması gereken olumsuz ifadeleri sayıyor, sonunda hepsinin üzerine kalın bir çizgi çekiyor, yok ediyor. Bizimde bu ifade tarzını kullanmamız gerektiğini buradan anlıyorum.
OLUMSUZ OLANI HAYATIMIZDAN SİLMEK OLUMLUYU BAŞ TACI ETMEK
Duamın içerisinde şöyle gizli bir anlam fark ettim. Karşımızda olan kişi için iyi bir dilekte bulunuyordum; kötüleme yok, ayıplama yok, beddua yok. Ancak kendi ruh dünyamı açığa çıkaran bir mânâ taşıyordu bu dua.
Allah’ım kulunu ıslah eyle derken;
– Kendimi iyi yolda yürüyen, ahiretini kurtarmış bu tür günahı işlemeyen biri olarak kabul ediyor, karşımda olanın da günahkar olduğuna kesin karar veriyordum. Yani üst perdeden bir bakışı içinde barındırdığını anlıyorum. Bu bakış ise; kendini beğenme, karşısında olandan üstün görme, kibir ve gurur duygularını taşıyor.
Kendimi, dua ettiğim insandan üstün görüyordum.
Rabbim dua ederken bile günaha giriyoruz, affeyle bizi.
Kibrimizi açık ediyoruz. Bizim durum şu söze ne kadar uyuyor değil mi?
Merdi kıpti şecaat arz ederken sirkatin söylermiş.
Bir Müslümanın Duası Nasıl Olmalıdır?
Mümin, ne insanları karalayan, ne lanet eden, ne kaba ve kötü sözlü ne de hayâsızdır.
İşte, Peygamber Efendimizin bu tarifi gibi olmalıdır. Karalama olmayan, lanet etmeyen, nezaket ölçüsünü ve edep sınırlarını aşmayan ifadeler olmalıdır. Kibir, kendini beğenme, küçük görme fiillerini içermeyen merhamet dolu sözcükler taşımalıdır duamız.
Allah’ım kuluna iyilikler ver!!
Böyle bir dua örneği verebilirim. Bu dua insanın içini ısıtan, nefret ettirmeyen, sevdiren bir üslup taşıyor. Her şey den önce MERHAMET taşıyan bir dua.
MÜSLÜMANIN DUASI ALLAH’IN MERHAMETİNİ TAŞIMALIDIR, GAZABINI DEĞİL
ALLAH KURTARICI OLMALIDIR, CEZALANDIRICI DEĞİL
Dua Negatif değil, pozitif tabanlı olmalıdır =??
“Allah’ım kuluna azap verme, ateşine atma, Cehenneminde yakma” yerine
“Allah’ım kuluna merhamet eyle, bağışla, güzellikler, iyilikler ver, Cennet’ine kabul eyle ” demek sanki daha sıcak, daha kapsayıcı ve Allah Teala’yı anlatan daha doğru bir ifadedir düşüncesindeyim.
Allah Teala “Rahmetim gazabımı geçti.” demektedir. Bize düşen ise bu tarife göre yol çizmek ve yol almaktır.
Peki Gazze’de yaşanan katliamlar için beddua etmeyelim mi?
– Şu anda orada ve tüm dünyada bir zulüm yaşanıyorsa bunun sebebi dinini yaşamayan müslümanlardır. Dinini doğru öğrenmeyen ve hayatına uygulamayan bir müslüman; orada zulüm gören mazlumların vebalini taşıdığı gibi, belki de tüm inanmayanların da bir nebze hakkını taşımaktadır. Bizler dinimizi olması gerektiği gibi yaşamış olsak, bir çok insan bize bakarak iman edebilirdi. Ayrıca güçlü olur, zalime dur diyebilirdik iki kuruşa ahiret hayatımızı, dünya hayatına değişmeseydik. Doğru örnek olur, imkanlarımızı dinimizin tanıtımı için kullanırdık. Hele de iletişim çağında tebliğ yapmak ne kadar kolay halbuki. Tabi bizde önce o ahlak yok, sonra o ilim, sonra da olması gereken gayret. Vah halimize.
Bu durumda fıtratını yapan yılana neden soktun demek, kendi sorumluluğumuzdan kaçmak demektir. Günahlarımız için şeytanı ve nefsimizi suçlayarak işin içinden çıkma çabalarımız gibi.
“Allah’ım dünyanın her neresinde bir zulüm varsa engel ol Ya Rabbim. Bizi de mazlumlara el uzatanlardan eyle. Bizi şerefli ve izzetli mücadeleye dahil eyle. Zalimlere de hidayet nasip eyle, nasibi olmayanları da kahreyle Ya Rabbim”. AMİN.
Selametle